Eric Clapton - The Very Best / Blues And Ballads [2008]


Albüm Şarkı Listesi:

01. Wonderful Tonight
02. Tears In Heaven
03. Double Trouble (Live)
04. Layla (Unplugged)
05. Pretty Girl0
6. Same Old Blues
07. Running On Faith
08. Rambling On My Mind (Live)
09. Please Be With Me
10. Knockin' On Heaven's Door
11. Old Love
12. It All Depends

The White Stripes


Amerikalı, Detroit'ten gelen, iki kişiden oluşan rock grubudur. Jack White (solist, söz yazarı, gitarist, piyanist) ve Meg White (davul, perküsyon, vokal) grup üyeleridir. Elephant albümleri ile büyük çıkış yapmışlardır. Bu albümdeki Seven Nation Army isimli singleları 2004 yılında En İyi Rock Şarkısı dalında Grammy Ödülü almıştır.
Jack White ve Meg White'ın kardeş oldukları sanılsa da boşanmış bir çifttirler. Grup 1997 yılında kurulmuştur. Jack ilk albümlerini en kızgın, en güçlü ve Detroit soundlu albüm olarak tanımlamıştır. İkinci albümleri De Stijl Hollanda sanat akımını takip ettiklerine dair albüme verdikleri isimdir. Bu sanat akımı albüm kapaklarında da görülür.

Popülerite
Grup 2001 yılında üçüncü albümleri White Blood Cells ile ilk büyük başarısını elde etti. Grubun yaptığı garaj rock türü önce İngiltere'de sonra ABD'de büyük ilgi gördü. Q Dergisi 2002 yılında grubu ölmeden önce görülmesi gereken 50 grup arasında gösterdi.
Ardından, 1 Nisan 2003'te Elephant albümleri geldi. Bu albüm de çok fazla ilgi gördü. Grup artık tüm dünya tarafından tanınıyordu.
2003 yılında Jack ve Meg Coffee and Cigarettes adlı filmin "Jack Shows Meg His Tesla Coil" isimli bölümünde oynadılar.

Get Behind Me Satan Albümü ve sonrası;

Grubun 5.albümü Get Behind Me Satan 7 Haziran 2005'te piyasaya sürüldü.
2005 yılında grubun Güney Amerika turnesi sırasında Jack White ve model Karen Elson evlendi. Çiftin 2006'da ilk çocukları dünyaya geldi.

Diskografi
The White Stripes (1999)
De Stijl (2000)
White Blood Cells (2001)
Elephant (2003)
Get Behind Me Satan (2005)
Icky Thump (2007)





Fleetwood Mac



1967’de kurulmuş etkili ve ticari olarak başarılı bir İngiliz/Amerikalı rock grubudur.Grubun isim babalığını da yapmış olan Mick Fleetwood (davul) ve John McVie (bas) kuruluşundan bu yana gruptadır. Christine McVie (klavye) ise sadece iki albumde yer almamıştır.

Grup adına her ikisi de kendi içinde başarılı iki farklı dönemden bahsedilebilir. 60'ların sonlarından 70'lerin ortalarına kadar süren ilk döneminde liderliğini Peter Green'in üstlendiği Fleetwood Mac, İngiliz Blues Akımının etkisinde kalmış; 1975-1987 yılları arasında ise Mick Fleetwood, John McVie, Christine McVie, Stevie Nicks ve Lindsey Buckingham'dan oluşan bir pop-rock grubuna dönüşmüştür. Album ve single satışlarının 100 milyondan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Bu sayı onları, rahatlıkla en çok satan müzik sanatçıları listesine geçirmektedir...


Albumleri:
1968 Fleetwood Mac
1968 Mr. Wonderful
1968 English Rose
1969 The Pious Bird Of Good Omen (UK release)
1969 Then Play On
1969 Fleetwood Mac In Chicago/Blues Jam In Chicago vols 1 & 2
1970 Kiln House
1971 The Original Fleetwood Mac (released as Black Magic Woman in the U.S.)
1971 Future Games
1971 Greatest Hits
1972 Bare Trees
1973 Penguin
1973 Mystery To Me
1974 Heroes Are Hard to Find
1975 Fleetwood Mac
1977 Rumours
1979 Tusk
1980 Live
1982 Mirage
1987 Tango in the Night
1988 Greatest Hits
1990 Behind the Mask
1992 25 Years - The Chain
1995 Time
1997 The Dance
2002 The Very Best of Fleetwood Mac
2003 Say You Will
2004 Live In Boston

Blue Blues Band


1990'da Batu Mutlugil (gitar), Yavuz Çetin (gitar) ve Sunay Özgür (bas gitar) tarafından kurulmuş bir Türk Blues grubudur. Yavuz Çetin'in 2001'deki vefatına kadar blues çalmıştır. Sonra ise Batu Mutlugil'in barı Mojo'da, kalan 7 yıl ise İstanbul, Ankara, Eskişehir gibi pek çok yerlerde sahneye cıkmıstır. simdi ise batu mutlugil Karpuz isimli yeni grubuyla sahibi oldugu mojo adli mekanda sahne almaktadir Şu anda Kurban grubunun davulcusu Burak Gürpınar da gruba eşlik etmiştir. Kerim Çaplı (davul) da bir süre Blue Blues Band'de yer almıştır. Hiçbir stüdyo kaydı yapmamış olan gruba, zaman zaman TRT1'deki nostalji kuşaklarında rastlanılabilir...ne kadar tarjik...

Film kuşağı



Filmi Oylayın: 5.0/5 (7) kişi
Sinemalar.com puanı : 6.7/10
imdb puanı : 7.9/10
Yapım : 1980, ABD
Tür : Komedi / Macera / Müzikal
Yönetmen : John Landis
Senaryo : Dan Aykroyd, John Landis
Oyuncular : James Brown, Dan Aykroyd, John Belushi, Ray Charles, Cab Calloway
Yapımcı : Bernie Brillstein
Müzik : Elmer Bernstein
Süre : 2 saat, 13 dk.
Gösterim Tarihi : 20 Haziran 1980
Özet:
Jake Blues, hapisten çıktıktan sonra kardeşi Elwood'la birlikte rahibeler tarafından bakıldıkları eski evlerine giderler. Kilisenin desteğini çekmek üzere olduğunu ve bu yeri eğitim için satacaklarını öğrenen kardeşler, tek kurtuluşun 11 gün içinde 5000 $'lık bir ödeme yapmak olduğunu öğrenirler.
Cazcı kardeşler, evi kurtarmak için yardımcı olmak isterler ve bir caz albümü sayesinde gerekli parayı kazanmaya çalışırlar. Ama, karşılarına beklemedikleri engeller çıkar...

Film kuşağı



Filmi Oylayın: 4.6/5 (3) kişi
Sinemalar.com puanı : 6.2/10
imdb puanı : 4.3/10
Yapım : 1998, ABD
Tür : Komedi / Macera / Müzikal
Yönetmen : John Landis
Senaryo : Dan Aykroyd, John Landis
Oyuncular :Dan Aykroyd, Joe Morton, John Goodman, Nia Peeples, J. Evan Bonifant
Yapımcı : Dan Aykroyd, John Landis, Leslie Belzberg
Görüntü Yönetmeni : David Harrington
Müzik : Paul Shaffer
Süre : 2 saat, 03 dk.
Gösterim Tarihi : 12 Haziran 1998
Özet:Cazcı kardeşlerin 'Tanrının bize verdiği görev' dedikleri orjinal misyondan 18 yıl sonra Elwood Blues hapishaneden çıkar. Aradan geçen onca yıl sonra birçok şeyin değiştiğini görür. Ortağı Jake artık yoktur ve eski grupları da dağılmıştır. Üstüne üstlük çocukluğunu yaşadığı o yetimhane de yıkılmıştır.Bu sefer yeni bir misyona başlaması gerekmektedir. Eski grubunu yeniden bir araya getirmelidir. Bunun için de çok iyi yürekli bir barmen olan John'dan yardım alır. Kraliçe Mausette'in grupların savaşı dediği yarışmaya girecek ve kazanırsa yetim Buster'ın geleceğini garati altına alacaktır.

Blues Brothers'in Seyirci Sevgisi!


John Belushi ve Dan Aykroyd ile birlikte Blues Brothers (Cazcı Kardeşler) filminde de yer alan grubun dört üyesi, tam 27 yıldır müzik gündemindeki yerini koruyor. Üç kez Platin Plak Ödülü kazanan grup, konserlerinde seyirciyle kurduğu güçlü iletişimle dikkkat çekiyor. Bu öyle bir iletişim kii Olympia daki konserlerinde salonun koltukları tarihinde ilk kez sökülmüş ve böylelikle seyircinin sahneye daha da yakın olması sağlanmıştı...

The White Stripes Dağılıyor Mu?


Jack White, verdiği bir röportajda The White Stripes'ın dağılabileceği sinyallerini verdi.
Los Angeles Times'a verdiği röportajda bir daha turneye çıkıp çıkmamanın şiddetli bir bunalım döneminden geçen Meg White'a bağlı olduğunu belirten Jack White, şunları söyledi: "Grup dağılıyor mu bilmiyorum. Bu tamamen Meg'e bağlı. Beatles da konser vermeyi bir anda bırakmıştı fakat grup olarak bir şeyler üretmeye devam etmişti. Belki de böyle bir yol çizeriz. Bilemiyorum; ama eğer bir daha konser vermezsek bu pek de umrumda olmaz. Bir şeyin bitiyor olması, başka bir şeyin başlamayacağı anlamına gelmez. Yaratıcılığınızı farklı alanlarda iyi kullanmakla yoluna girer her şey. Eğer bazı şeylerin yanlış gittiğini düşünüyorsanız dikkatinizi başka bir alana verirsiniz ya da o olaya farklı bir açıdan bakarsınız. Bence Meg de tamamen bunu yapıyor şu an."

‘Blues her müziğin başlangıç noktasıdır’

Ünlü blues sanatçıları Bernard Allison ve John Primer gençlerle sohbet etti. Allison, “blues her müziğin başlangıç noktasıdır” derken Primer da “blues kalpten gelen seslerle yapılır” dedi.

BB KING MAKIN' LOVE IS GOOD FOR YOU

50 yılı aşkın müzik yaşamında birkaç kuşağa birden hitap etmiş, onca albüm kaydetmiş B.B. King’in hiç yaşamaması gibi bir ihtimal söz konusu olsaydı, bu müzik denen engin deniz büyük bir dalgadan mahrum kalmış olacaktı. Neyse ki böyle bir şey söz konusu değil. Üstelik bir albümde B.B. King başlığının olması, o albüm güzeldir kuralı hala geçerli. Üstelik bu son albümü, 80’ine merdiven dayamış B.B. amcanın “pazara değil mezara kadar” felsefesi güttüğünün kanıtı mahiyetinde bir albüm. Eğer bir yönetmen olsaydım ve de bir müzisyenin hayatını konu alan bir film çekme şansım olaydı bu müzisyen B.B. King olabilirdi. Filmlere konu olabilecek cinsten olan bu hayat hikayesi, tıpkı blues’un hikayesi gibi Mississippi’nin pamuk tarlalarında başlıyor. 1925 yılında Mississippi Itta Bene’de bir pamuk çiftliğinde dünyaya geldi. Önce kilise korosunda şarkılar söyleyerek başladı. Gençliğinde ise dört kişilik dini şarkılar söyleyen ilk topluluğunu kurdu. 16’sında ilk gitarını satın aldı ve birkaç sene sonra taktı gitarını sırtına, koydu cebine 2buçuk dolarını (günümüz dolar fiyatıyla yaklaşık 1.5 milyon lira) Memphis Tennessee’ye yol aldı. Ona bazı gitar numaraları öğreten zamanının ünlü blues’cularından kuzeni Bukka White’da kaldı ilk zamanlar. 40’lı yılların sonlarına doğru Memphis’de bir radyo programında sunuculuk yapmaya başladı. Önceleri isim olarak “The Beale Street Blues Boy” daha sonra ise “Blues Boy King” en son olarak da malum ismi kullanmaya başladı. 50’li yıllarda Çaldığı bir barda çıkan kavga o barda yangın çıkması boyutuna kadar varınca B.B. King ve diğer bar sakinleri barı boşaltır fakat B.B. 30 dolarlık (bu da 18 milyon lira gibi birşey oluyor) gitarını barda unuttuğunu farkeder ve kızgın alevlere dalıp gitarını kurtarır. Ertesi gün kavganın Lucille adında bir kadın için çıktığını öğrenir ve gitarına Lucille adını vermeyi uygun görür.

Artık birer birer albümleri piyasaya sürmeye başlayan B.B., ilk bir numaralı hiti three o’clock blues parçasını çıkarmasıyla kendisini yılda ortalama 275 konser verirken bulması bir oldu. Lonnie Johnson, Blind Lemon Jefferson, T-Bone Walker gibi müzisyenlerden feyz alan B.B. King’İn bugün etkilemediği blues’cu yoktur. 60’lı yılların ikinci yarısından itibaren dünyanın en önemli festivallerinde çaldı; en önemli ödüllerine layık görüldü. 89’da, kuşağımızın en önemli topluluklarından U2 ile 3 ay boyunca İrlanda’dan Yeni Zelanda’ya, Japonya’dan Avusturalya’ya ve başka ülkeleri kapsayan bir turne ile blues’u değişik kitlelere tanıtma çalışmalarına girdi.

B.B. King’in albümleri burada sayılamayacak kadar çok. Tabii ki önemli şarkılarının bir listesini de çıkarmak mümkün değil. Hele B.B. King’in aldığı ödüllerin hepsini burada sıralamanın hiç mi hiç imkanı yok. Ben en iyisi size 2000 tarihli son albümü tanıtayım: Aslında albüm bir önceki “Blues On The Bayou” albümünü dinleyenler için tını olarak benzer özellikler içeriyor. Bu albüme “98 albümünün devamı” sıfatını getirebiliriz. 14 parçadan oluşan albümde alışıldık Lucille tonu etkileyici B.B. vokaliyle birleşiyor ve hoş vakit geçirmenizi sağlıyor. Aslında şarkıların arasından çok sırıtan bir parça yok. Bütün parçalar benzer tonda. Üstelik B.B. King klasiği diyebileceğimiz bir parça da yok. Ancak bu albümün hayal kırıklığı yarattığını söylemek de imkansız. 75 yaşında birinin yapacağından çok daha fazlasını yapmış efsane müzisyen. Umarım gelecekte yeni B.B. King albümleri dinleme şansı buluruz ve bu albüm son albüm olmaz. B.B. King’in de bu albümü son albüm olarak düşündüğünü sanmıyorum. Blues’un blues olmasında ve takma adımın B.b. olmasında büyük rolü olan B.B. King’i müzikle hangi şekilde olursa olsun ilgilenen herkesin mutlaka dinlemesi gerektiğini düşünüyorum.



Ölene kadar blues..


Sahneye çıktığı zaman kendisini “okyanustaki küçük bir gemi gibi” hissettiğini söyleyen Blues kralı B.B. King “ölene kadar” çalmak istiyor.

BB King




BB King
Blues müziğinin efsanevi ismi B.B.King “grip benzeri semptomlar” nedeniyle hastaneye kaldırıldı. King’in konserlerini iptal ettiği bildirildi.B.B. King’in kaldırıldığı Teksas’taki hastanenin sözcüsü John Koloen, şeker hastası 81 yaşındaki sanatçının “gözlem ve dinlenme için hastaneye yatırıldığını” kaydetti.Koloen, “Grip benzeri semptomlara benziyor. İyi durumda, biraz ateşi var. Dinleniyor. taburcu olmasını bekliyoruz” dedi.60 yıldır müzik yaşamında olan ve 50’den fazla albüm yapan Blues Kralı, Teksas eyaletinin Galveston kentinde iki konser verecekti.

Massey Big Band (Resimler)


-The Singers

[tıkla!]
-Strings and Wind
-Drum and Bass Arena
-...more guitars !
-The Big Bands are back

the pukeko's